7 Mayıs 2011 Cumartesi

Kaybedenler Kulübü

Sabırsızlıkla beklediğim filmi sonunda izledim. Daha önce ne kadar sabırsızlıkla beklediğimi belirtmiştim. Kaybedenler Kulübü, onları (gerçeğini) dinlediğim yıllardaki yaşım itibariyle daha geyik, derin konulara teğet geçerler gibi gelirdi. Filmi izleyince aslında yüzeyelken ne kadar da derin olabildiklerini anladım.

Film, öncelikle, o dönem benim gibi; "Bu adamlar normalde neler yapıyodur?" sorusuna çok güzel cevap verdi. Cevap vermekle kalmadı, bir adım daha ileri giderek aslında adamların ne kadar dolu olduğunu da bana gösterdi. 15-16 yaşlarımdayken bunu anlayamadığımı itiraf etmeliyim.

Yönetmen Tolga Örnek bence çok iyi bir iş çıkarmış, tam bir başyapıt olmuş. Filmde Kaan Çaydamlı ve Mete Avunduk'u, tam beklediğim gibi parti sahnesinde gördük, o an bende bir hareketlenme oldu. 

Karakterimin oturma döneminde tanımıştım onları, eminim ki çok büyük etkileri var üzerimde. Şimdi de onları daha derinlemesine gördüğüm ve anladığım bugünler de hayatımı sorguladığım ilginç bir kavşağa denk gelmesi bir tesadüf olamaz diye düşünüyorum...

Sonuç olarak sadece seslerinden tanıdığım bu adamlar, ergenliğimde bana gizlice yol gösterdiler ve şimdi haklarında çekilen bu filmle de yol göstermeye devam ediyorlar.

Filmden benim çıkardığım not şu: Bu adamlar bir radyo kanalının az dinlenen saatinde para almadan, doğaçlama, tamamen özgürce bir program yapıyorlar ve programlarının adını kaybedenler kulübü koyuyorlar; ama ne zaman ki program ünleniyor, adamların amacını aşıyor, o zaman da programı bitiriyorlar. İşte bu ülkemizde çok nadir bulunan bir şey...

Bir şeyi filmde izlediğinizde sizden çok uzaklaşır, yabancılaşır; ama bu adamlar hala Kadıköy sokaklarında, facebook'ta ve içimizdeler...

Kaan Çaydamlı - 6:45 yayıncılık
Mete Avunduk - Vintage Records
Mehmet Ada Öztekin (koltukta belgesel izleyen, aynı zamanda filmin senaristi)

---- Bundan sonrası filmle ilgili bilgiler içerir ----
Film müzikleri harika, hepsi cuk oturmuş ama programı kapatırkenki MFÖ'den (en sevdiğim şarkısı) "Yalnızlık Ömür Boyu" çok manidar ve bir o kadar da hüzünlü olmuş.

Bonus: